Menopoz Nedir? Menopoz Tedavisi

menopoz nasil anlasilir

Menopoz menstrual kanamaların (adet kanamalarının) sonlanmasıdır. Menopoz genellikle 45-55 yaşları arasında gerçekleşen doğal bir süreçtir. Menopozun gerçekleştiği bu on yıllık dönem klimakterium olarak adlandırılır. Ortalama menopoz yaşı 51 olmasına rağmen menopoz 35-58 yaşları arasında görülebilir. Menopoz sonrası yıllara yayılan dönem postmenopoz olarak adlandırılır. Menopozun erken yaşlarda görülmesi pek istenmeyen bir durumdur. Özellikle anne olmak isteyen kadınlarda menopoz belirtileri görülmesiyle tüp bebek tedavisine başvurulmakta ve bazı ilaç tedavileriyle menopoza giriş süreci uzatılmaktadır.

Menopoz Türleri (Çeşitleri)

Menopoz kadınların doğurganlık dönemlerinin sona erdiği bir dönemi ifade etmek için kullanılan bir terimdir. Menopoz yaşı genellikle 45 ila 55 yaş arasında ortaya çıkar ancak bazı kadınlarda daha erken veya daha geç yaşanabilir. Menopozun farklı türleri veya aşamaları yoktur. Menopoz süreci üç aşamada oluşur. Bunlar:

Premenopoz: Kadınların doğurganlık dönemi öncesindeki aşamadır. Bu dönemde adet döngüleri düzenli olabilir ve kadınlar hala hamile kalabilirler. Ancak yumurtalıkların fonksiyonları yavaş yavaş azalır ve bazı semptomlar ( düzensiz adetler, sıcak basmaları, uyku sorunları) başlayabilir.

Menopoz: Menopoz aşaması kadının son adet dönemini ifade eder. Genellikle son adet döneminden bir yıl sonra tanı konur. Menopoz döneminde kadınların yumurtalıklarındaki yumurta rezervi tükenir ve östrojen ve progesteron gibi hormonların düzeyleri düşer. Bu süreç birçok kadında semptomlara neden olan hormonal değişikliklerle ilişkilidir. Her kadında belirtiler farklı şekillerde görülebilir.

Postmenopoz: Menopoz sonrası dönemdir ve kadınların doğurganlık dönemi tamamen sona ermiştir. Bu dönemde menopoz semptomları genellikle azalır veya ortadan kalkar. Ancak östrojen düzeylerinin düşmesi osteoporoz gibi bazı sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle postmenopozal kadınlar için düzenli sağlık kontrolleri ve uygun tedaviler önemlidir.

Menopoz Döneminde Kadın Psikolojisi

Menopoz döneminde duygusal değişimler olduğu için kadınlar daha hassas olabilir. Gerginlik, aşırı duygusallık gibi uç noktalarda duyguların yaşanması normaldir. Bu dönemde psikolojik geçişlerin yaşandığı sırada psikolojik destek almak yardımcı olabilir.

Menopoz Belirtileri Nelerdir?

Menopoz belirtileri fiziksel ve duygusal olarak kendini gösterebilir. Menopoz öncesi görülen en sık bulgu adet sikluslarının düzeninin bozulmasıdır. Adet sikluslarının süresi kısalabilir, uzayabilir veya adet kanamasının miktarı artabilir. Ateş basması (%75), gece terlemeleri (%68), hassasiyet, sinirlilik ve depresyon (%60) en sık görülen bulgulardır. Bunların yanı sıra sık idrara çıkma, ödem (vücutta şişkinlik) ve uykusuzluk gibi bulgular görülebilir. Vücutta östrojenin azalmasına bağlı olarak vajinada kuruluk ve cinsel istekte azalma görülür. Yalancı menopoz belirtileri aldatıcı olabilir. Bu nedenle menopoz yaşı yaklaştığında doktora danışılmalıdır. Menopoz terlemeleri en yaygın görülen belirtilerden biridir.

Menopoz Nedenleri Nelerdir?

Menopoz belirli bir yaşa ulaşmış her kadının yaşayacağı bir durumdur. Vücudun yumurta üretimini durdurması, hamile kalma döneminin ve adet görme döneminin sona ermesi için menopoz dönemi oluşur. Menopoz bu nedenlerden dolayı gerçekleşir.

Menopoz Nasıl Anlaşılır?

Menopoz etkileri ile bu döneme girildiği anlaşılabilir. Menopoz belirtisi vücudun menopoza gireceğini işaret eden fiziksel ve duygusal semptomlar olarak kendini gösterir. Bu belirtiler yalancı menopoz ile karıştırılmaması için düzenli doktor kontrolü yapılması önerilir. Ağrılar, ani terlemeler, adet düzensizlikleri gibi belirtiler en belirgin menopoz belirtileri arasındadır.

Menopoz Yaşı Kaçtır?

Menopozun belirli bir yaşı yoktur. Her kadın vücudunun farklı bir fizyolojik yapısı vardır. Genel olarak 45 yaş ile 55 yaş aralığında görülür. Bu süre daha erken ve daha geç kendini gösterebilir. Düzenli doktor kontrolü yapılmalı ve erken menopoz tehlikesi varsa tedavilerle süreç normale döndürülmelidir.

Menopoz Ağrıları

Menopoz dönemi bazı kadınlarda ağrılı geçebilir. Bu ağrılar eklem, baş, kas, vulva ve kemik ağrıları olarak görülebilir. Ayrıca menopoz döneminde meme hassasiyeti de yaşanabilir. Her kadının yapısı farklı olduğundan süreç her zaman ağrılı ya da ağrısız geçecek gibi bir çıkarım yapılamaz. Menopoz döneminde ağrı yaşanırsa doktora danışılması önerilir.

Menopoz Muayenesi Nasıl Yapılır?

Menopoz testi farklı şekillerde yapılabilir. Kan alınarak vücuttaki menopoz değerleri ölçülebilir. Rahim içi kanlık ölçümü yapılarak muayene gerçekleştirilebilir. Fiziksel muayene ve anamnez alınarak da muayene yapılabilir. Bu test ve muayenelerin kadın doğum uzmanları tarafından hijyenik ve streil bir alanda yapılması önemlidir.

Perimenopoz (Perimenopoz) Nedir?

Perimenopoz veya premenopoz olarak adlandırılan dönem kırklı yaşlarda başlar ve 4-6 yıl devam eder. Bu dönemde adet kanamaları ve siklusları düzensizleşir. Adet siklusları uzar, kanama miktarı ve süresi değişir. Bu dönemde ateş basması, gece terlemesi, uykusuzluk, duygusal değişiklikler ve vajinal kuruluk görülebilir.

Menopoz Tedavisi Nasıldır?

Özellikle uygun yaş aralığı geldiğinde menopoz tedavi edilmesi gereken bir süreç değildir. Erken yaşta gerçekleşmesinde de yine menopoz tedavisi olarak düşünülmemeli premenopoz süreci uzatılması olarak adlandırılmalıdır. Ancak her iki durumda da menopoz belirtileri azaltılması sağlanabilir böylece yaşam kalitesi yükseltilebilmektedir. Örneğin ateş basmaları için kafein tüketimine özen gösterilmesi, stres düzeyinin azaltılması ve uykusuzluk probleminin çözülmesi hedeflenir. Vajinal kuruluk durumunda haftada bir veya iki kez cinsel birliktelik yaşamanız ve vajinal kasları güçlendirici egzersizler önerilmektedir. Bu dönemde düzenli olarak gerçekleştirilen jinekolojik muayeneler büyük önem taşımaktadır.

Erken Menopoz Nedir?

Adet kanamalarının kırk yaşından önce kesilmesi erken menopoz olarak adlandırılır. Nadir olarak görülen bu durumda yumurtalıklar fonksiyonunu sürdürmez. Erken menopozda tedavi çok önemlidir. Erken menopoz vakalarında kemik erimesi problemi erken yaşlarda başlayarak geriye dönüşü olmayan ciddi kemik zayıflıklarına neden olur. Bu yaşlarda adet kanamalarının kesilmesi (amenore); ani kilo kaybı, aşırı egzersiz, stres, kürtaj veya diğer cerrahi girişimler sonrasında rahim içinde oluşan yapışıklıklara bağlı olarak da görülebilir. Amenore vakalarında östrojen hormonun azalmasına bağlı kemik kayıpları görülebileceğinden mutlaka hekime başvurulması gerekir.

Erken Menopoz Tedavisi Nasıl Yapılır?

Erken menopoz normalden önce, genellikle 40 yaşından önceki dönemde ortaya çıkan bir durumdur. Erken menopoz durumunda, bir kadının yumurtalıkları erken yaşta hormonal değişikliklere başlar ve menstrüasyonun sona ermesiyle sonuçlanır.

Hormon replasman tedavisi (HRT), Semptom yönetimi, Kalsiyum ve D vitamini takviyesi gibi çeşitli yöntemlerle tedavi süreci yürütülebilir. Erken menopoz tedavisi semptomları yönetmek ve sağlığı korumak için çeşitli yöntemlerin bir arada kullanılmasıyla olur. Her kadının durumu farklı olduğu için en uygun tedavi planını belirlemek için doktorla görüşmek önemlidir.

Erken Menopoz Belirtileri Nelerdir?

Erken menopoz belirtileri arasında başlangıçta daha sık adet görme ardındansa adet görme aralıklarının uzaması görülebilir. Bunun dışında kısırlık problemi yaşayan kişilerde kısırlık nedeni araştırılırken erken menopoz teşhisi konulabilmektedir. Menopoz ile birlikte yumurta sayısı azalmaktadır. Yaşa göre yumurta rezervi düşük olması hali de erken menopoz belirtileri arasındadır.

Erken Menopoz Nedenleri?

Otoimmün hastalıklar, cerrahi işlemler sırasında yumurtalıkların zarar görmesi, kanser tedavisi, yaşam tarzı, ailesel geçmiş, kromozomal bozukluklar veya cerrahi menopoz erken menopoz nedenleri arasındadır.

Menopozda Beslenme Nasıl Olmalıdır?

Menopoz dönemi hormonal değişikliklerle birlikte vücutta çeşitli fiziksel ve duygusal değişikliklere neden olan bir süreçtir. Bu dönemde doğru beslenme semptomların hafifletilmesine ve genel sağlığın korunmasına yardımcı olabilir. Kalsiyum ve D vitamini alımına dikkat edilmeli, lif ağırlıklı beslenmeye özen gösterilmelidir. Ayrıca bol su tüketimi de bu süreçte oldukça önemlidir.